Milliyet'te yer alan habere göre, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, "Orta Gelirliye Yönelik Konut Kampanyası"nın detaylarını açıkladı.

Nebati, "Yüzde 10 peşinat, 15 yıla kadar vade ile 0,69’dan başlayan oranlarla kredi desteği sağlanacak" dedi. Bu kararın açıklanmasıyla birlikte birçok fırsatçı ev sahipleri ev fiyatlarına zam yaptı.

FİYAT ARTIRANLARA FİNANSMAN DESTEĞİ YOK

Konuyla ilgili milliyet.com.tr'ye açıklamalarda bulunan Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) Başkanı Hakan Akdoğan şu ifadeleri kullandı:

“Yani kampanyanın rüzgarı ile yapılıyor. Biliyorsunuz ki kampanyadan sağlanan konut finansman desteği sadece bu kampanyada kabul görmüş projeler için geçerli olacaktır. O yüzden kendi kendine fiyatı yükseltilmiş konutlar için böyle bir finansman desteği olmayacak.

‘BUNLAR SUNİ ARTIŞLAR’

Durduk yere spekülatif fiyat artışı için Bakanlık inceleme başlatacağını söylemişti. İlanlarda benim de gözüme çarptı. Ancak sonuç itibarıyla bunlar suni artışlar diyebiliriz.

Bir kişi 6 milyon 550 bin liralık evinin fiyatı kampanya açıklandığı gün 7 milyon 650 bin liraya çıkardı. Bir diğer kişi ise 1 milyon 750 bin liralık evinin fiyatını 2 milyon 200 bin lira olarak değiştirdi.

İkinci elde zaten konut finansman desteği yok. Her sıfır konut da bu destekten sağlanamayacak. Sadece Yeni Evim konut kampanyasına dahil edilmiş projeler bu finansman desteğinden sağlanabilecek.

Yakın bir zamanda dahil edilen projeleri duyacağız. Konut kampanyasına dahil olduklarını ve kendilerinden ev alanların 0.69’dan başlayan konut kredilerinden faydalanabileceklerine dair reklamlar yakın zamanda başlar.

KONUTTA FAHİŞ FİYAT ARTIŞINA GİDENLERE NE TÜR YAPTIRIMLAR UYGULANACAK?

Bakanlığın yaptırımını bilemiyorum ancak bu tarz piyasayı manipüle eden yada spekülatif fiyat artışında olan kişiler gerek sosyal mecralardan takip edilip tespit edildiğinde bununla ilgili inceleme ve idari yaptırımlar yapılacağı söylendi. Ne gibi cezalar alınır bu konu hakkında şu an bir şey söylemem yanlış olur.”

Gayrimenkul Uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı ise şu ifadeleri kullandı:

“Program kapsamında paketin açıklanması ile beraber gayrimenkul tarafında tüketicilerin arayışları hızlandı. Her ne kadar başvurular 16 Ocak’ta alınacak olsa da daha bu kapsamda yer alacak projeler netleşmedi.

Gerek mal sahiplerinin gerekse de müteahhitler kısmında pazarlanması devam eden gayrimenkul fiyatlarında bu yükseliş örnekleri ile karşılaşıyoruz.

Bunun en temel unsurlarından bir tanesi hiç şüphesiz yeni konutlardaki fiyatların beklentilerin üzerinde olmasıdır.

Kendi gayrimenkulünü satıp yeni konut almak isteyen satıcılar piyasa koşullarındaki dairelere baktıkları zaman bunun ulaşılmasının güç olduğunu kendi gayrimenkulleri için daha yüksek bedelleri talep etmeye çalıştıkları görülüyor.

Bir diğer unsur da bu kısımda emlak işletmeleri çeşitli kontrollere sahipken ve ilanları istedikleri gibi artırma imkanı yokken, mal sahiplerinin bireysel olarak verdikleri ilanda böyle bir kontrol olmadığı gibi kişilerin gerçekte ilan sahibi olup olmadığına ilişkin de kontrol sistemine sahip değiliz.

Bu çerçevede ilanların Bakanlığın yaptığı açıklamalar çerçevesinde takip edilecek olması, kredi kampanyasının 0 konutlarla sınırlı olduğu da unutulmamalıdır.

‘FİYATLARIN YÜKSELMESİ SATIŞLARI KOLAYLAŞTIRMAYACAK’

2. el konutlarda zaten böyle bir finansman avantajı söz konusu değildir. Bu nedenle bu dairelerin fiyatlarının artması ya da fiyatlarının yükseltilmesi dairelerin satışlarını kolaylaştırmayacak.

Bununla alakalı bizim ayrı bir mekanizma çerçevesinde genel bir konut politikası sistemine ihtiyacımız olduğu, stokların yapı ruhsatlarının, bağımsız bölümler, metrekarelerin ve özellikle de fiyatların takip edildiği bir altyapıya ihtiyacımız olduğu tekrar ortaya çıkıyor.

‘ARTIŞ ÖRNEKLERİ GÖRÜYOR OLACAĞIZ’

Bu çerçevede kişilerin kendi düşüncelerine göre piyasayı manipüle etmelerinin de önüne geçilmesi gerekiyor.

Bizim görüşümüz gerek emlak konut gerekse ilgili müteahhit dernekleri tarafından bu kapsama alınacak konutların proje açıklanmadan önce net olarak fiyatları ve adetlerin belirlenmesi ve politika geliştirilmeden önce bu rakamların da korunması olurdu.

Şimdi gerek müteahhitlerin ürettiklerinde gerekse de mal sahiplerinin verdiği ilanlarda bu gayrimenkullerle ilgili maalesef artış örnekleri görüyor olacağız.

Konut satışlarında ipotekli satışların payı önemli derecede düştü. Yüzde 14’e kadar geriledi. Birinci el konut satışları toplam satışlardaki payı yüzde 30’a kadar düşmüştü. Umarız ki bu politika Yeni Evim finansman modeli yeni inşaat yapılmasına daha fazla olanak sağlar.

‘BİRİNCİ VE İKİNCİ BÖLGELER DIŞINDAKİLER İÇİN DAHA AVANTAJLI’

Projenin birinci ve ikinci bölgeler dışında diğer illerde bir ikamet şartının bulunmamasının kendi oturdukları iller dışında gayrimenkul almaya ve bu gayrimenkulü barınma amacıyla değerlendirmek isteyenler için daha avantajlı bir durum oluşturduğu gözüküyor.”

Editör: TE Bilisim