Yeniçağ Gazetesi'nde yer alan habere göre, Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) Kurucu Başkanı Hakan Akdoğan yabancılar tarafından ülkemizde birçok yetki belgesi almadan faaliyet gösteren emlak işletmesi açıldığını belirterek " Denetimsiz olan bu işletmeler yabancılara satış başta olmak üzere birçok işlemde mağduriyete yol açıyor. Fiyatların yukarı yönlü gidişine sebep oluyorlar" dedi.
İstanbul'daki bazı semtlerde yabancılar tarafından açılan işyerlerinde "Burada Türkler çalıştırılmaz" yazılarının ardından, "İstanbul başta olmak üzere bazı şehirlerimizde Türklere konut kiralama ve satış işlemi yapılmamaya başladı, hatta emlak sitelerinde 'Türkler aramasın, sadece yabancıya kiralık' gibi ilanların sayısı hızla arttı.
Ayrıca sadece yabancılara hizmet verdiğini belirten emlakçılar da arayan Türk vatandaşlarını 'Size uygun değil' diyerek geri çeviriyor. Son dönemde bu durum nedeniyle vatandaşlar, kiralık ev bulmakta zorlanırken kiralarda da artış yaşanmaya başlandı. Öte yandan yetki belgesi olmayan emlakçılar, hem mağduriyetlerine neden oluyor hem de piyasanın dengesini bozuyor.
İlanların birçoğu Arapça ve İngilizce açılırken bazılarında ise Türkçe yazılan tek açıklama 'Türklere uygun değil' oluyor. İlan siteleri incelendiğinde İstanbul, Bursa, Gaziantep'te yabancılara yönelik ilan sayılarında artış gözlemleniyor. İstanbul'da ise özellikle Başakşehir, Esenyurt bölgelerinde yoğunluk var. Ayrıca bazı ilanlarda 'Vatandaşlığa uygun' gibi ibareler de bulunuyor.
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Akdoğan "Bu durumun İnsan Hakları ve Eşitlik çerçevesinde ayrımcılık yasağını ihlal ediyor. Artık ilanlarda başlıklar bile yabancı dillerde verilir hale geldi. Aynı sitede aynı özelliklerdeki daireleri yabancılara çok daha yüksek fiyatlar ile pazarlayan, eşyalı hale getirip günlük kiraya veren bu ilanlar konusunda gerekli çalışmalar yapılmalı" dedi.
İlan veren emlakçıların bazılarının yetki belgesi olmadığına dikkat çeken Akdoğan "Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelik kapsamında aracılık faaliyetleri düzenlenmiş lakin denetimlerde yaşanan eksikler nedeniyle gerek ilan portallarında gerekse de emlak işletmelerinde yabancılar tarafından birçok ilanlar verilmektedir.
Yabancılar tarafından ülkemizde birçok yetki belgesi almadan faaliyet gösteren emlak işletmesi açılmış, bu işletmeler kendi vatandaşlarına hizmet verecek şekilde faaliyetler yürütmeye başlamışlardır. Denetimsiz durumda olan bu işletmeler ayrıca yabancılara satış başta olmak üzere birçok iş ve işlemde mağduriyetlere yol açıyorlar.
Hatta verdikleri yüksek ilanlar ile piyasayı bozuyor, fiyatların yukarı yönlü gidişine sebep oluyorlar" diye konuştu.Çözüm konusunda da yapılabilecekler hakkında bilgi veren Akdoğan "Yabancılar tarafından faaliyet gösteren emlak işletmelerinin yakın takibe alınması gerekiyor. Verilen ilanlar konusunda düzenlemeler yapılmalı.
Örneğin ilan başlık ve içerikleri sadece yabancı dilde verilmemeli. Ayrımcı ilanlar konusunda İnsan Hakları ve Eşitlik kurumu devreye girmeli. Yapılan aracılık faaliyetlerinde iş ve işlemlerinin denetimleri artırılmalı. Verilen ilan ve reklam gibi hususlarda inceleme ve araştırmalar yapılmalı" ifadelerini kullandı.
Kiralara Göç Etkisi
İstanbul Emlak Komisyoncuları Odası Yönetim Kurulu Başkanı Nizameddin Aşa, geciken kentsel dönüşüm inşaatları, mülteci ve üniversite öğrencilerinin ev arayışlarıyla birlikte konut kiralarının yüzde 200'e yakın arttığını söyledi.
Aşa, "Şu anda İstanbul'un bütün ilçelerinde, hatta bütün Türkiye'de had safhada bir konut sıkıntısı yaşanıyor. Ne kadar inşaat yaparsanız yapın göç devam ettiği müddetçe bu sıkıntı yaşanacak" dedi. Sıkıntının birçok sebebi olduğu söyleyen Nizameddin Aşa, şunları söyledi: Bu konut sıkıntısı 7-8 ay önce başladı.
Geçen yılın 6'ncı, 7'nci ayından itibaren bu konuyu konuşmaya başladık. O dönemdeki ilk tespitimiz, kentsel dönüşümden kaynaklı olduğuydu. Bir anda 15 bine yakın binanın yıkıldığını gördük İstanbul'da. Bununla ilgili de 150-200 bine yakın hane halkının bir anda ev arayışı söz konusu oldu.
Piyasa buna cevap veremedi. Doğrudan fiyatlar da yükselmeye başladı.Kentsel dönüşümün yavaş gitmesi ve o insanların yeniden kendi evine dönmesinde gecikme var. Çünkü inşaat yavaş gidiyor ya da hiç yapılmıyor. Bu sebepten bir sıkıntı yaşandı. Yaşanmaya devam ediyor.
Şu anda İstanbul genelinde ofislerin yüzde 60'ı boş. Bunların bir proje değişikliğiyle meskene dönüşmesi veyahut en azından öğrenci ve bekarlara uygun şekilde pansiyon tipi veya konaklama tipi bir hale dönüştürmek mümkün. Bunlar çok hızlı olabilecek çözümler. Bu şekilde ev sayısını çoğaltmak hem ihtiyacı olan kişilerin ihtiyacını gidermek hem de fiyatın düşmesine sebep olabilir böyle bir uygulama.
Son bir yılda fiyatların yüzde 50, yüzde 100, yüzde 200 artan semtler var. Özellikle merkezlerde bu fiyat artışları oldukça yüksek. Örneğin Beşiktaş'ta geçen sene 2 bin, 2 bin 500 lira olan iki odası alan bir ev, 6 - 7 binden aşağı değil. Bakırköy, Kadıköy gibi merkezlerde aynı tablo var şu anda.
Onlarda da yüzde iki 200'e yakın bir artış söz konusu. Mülteci birkaç aile bir eve talip oluyor, böylece fiyatı yükseltebiliyorlar. Yani ben 5 bine tuttuğum bir evi bir mülteci grubu gelip 10 bine tutabiliyor. Niye? Çünkü en az üç aile kalıyor veya 5 kişi 10 kişi kalıyor aynı evde.
