Enflasyon, dokunduğu her yerin kimyasını bozuyor. Market, fabrika, endüstri, çarşıpazar dinlemeden…

Şimdi feryat; sitelerden yükselir oldu. Sorun; sitelerde yaşamanın artık zorlaşması, aidatların kira mertebesine tırmanması… Sitede ev sahibi iken kiracı gibi aidat ödenmesi…            

Sitenin ortak giderleri, enflasyon yüzünden artmış bulunuyor. Site görevlilerinin (güvenlik, bahçıvan, tesisatçı, hizmetli gibi) ücretleri doğal olarak yükseldi. Hele ki asgari ücret zammı ardından…

Ayrıca sitenin dışarıdan aldığı hizmetlerde olağanüstü tırmanışlar yaşanınca toplam giderler patladı.

Sıkıntı; site giderleri ile gelirleri (sakinlerin aidatları ve varsa sitenin gelirini artırmak için kiraya verdiği bölümler, sosyal tesisler) arasında açılan makas…

Sitedeki komşun eğer kendi işinin patronu ise ve geliri iyi ise aidat zamlarıyla siteyi ticarethaneye dönüştürme eğilimi ağır basabiliyor.          

Bu durumda aidatı ödeyemeyenler ya taşınıyor veya kredi çekerek aidatı karşılama yoluna gidiyor.

Sürdürülebilir olmayan bu çözüm, bazı “site giderleri sübvanse edilsin” çağrılarını da gündeme getirdi.

Hatta; “aidat, elektrik, su, KDV, sigorta, SGK, personel maaşını devlet karşılasın” talebi dahi var.             

Kaç tür site yönetimi var?

1- İyi niyetli kişilerin amatörce yönettiği, yanlış kararlar alarak enflasyonun çok üzerinde zamlar yapmak zorunda kalan siteler.

2- Profesyonel tesis yönetim şirketlerinden danışmanlık hizmeti alarak yönetimi site sakinlerinin yaptığı siteler.

3- Kötü niyetli kişilerin çöktüğü siteler.           

Hangi tür yönetimler tercih edilmeli?

Şüphesiz site sakinlerinin ortak çıkarlarını koruyacak çözümler üretenler tercih edilmeli. Genelde maddi durumu iyi olanların aidat artışlarına itirazı olmaz iken, o siteden ev alabilmiş ama bugün sabit aylığıyla geçinmeye çalışan sabit gelirliler, zamlanan aidatları ödeyemediği için site huzuru da bozuluyor. İyi bir site yönetimi, sakinlerini “aidat göçüne” zorlamayacak çözüm üretebilendir.

Editör: TE Bilisim