Okuyucumun durumu ender olarak yaşanan olaylardan değil, benzer ihtilaflar çok. Okuyucum ve ortakları bu konuda mağdur olan tek gurup değil.
Şimdi okuyucum durumu anlatmış ama sorusu içinde bir şey eksik. Sözleşme 2018 tarihli, arazi geniş, yapılacak bina öyle küçük bir bina değil.
Ancak mektubunda sözleşmeye göre inşaatın bitim tarihi olarak ne öngörülmüş, belli değil. Bunu yazmayı unutmuş. Ancak ben teslim tarihinin geçtiği ihtimaline göre şunları söyleyebilirim:
Birinci ihtimal, teslim tarihi geçti ve inşaat bitmedi. Bu durumda sözleşmenin feshi talep olunabilir.
Ancak inşaatla ilgili ihtilaflarda fesih talebinin mahkemede yapılması ve mahkemeden karar anılması gerekir.
Bu kararla birlikte gecikmeden kaynaklanan zararlar da talep edilir. Davaya bakacak mahkeme asliye hukuk mahkemesidir.
İkinci ihtimal teslim tarihi geçmiştir ama sözleşmenin feshi talep olunmaz ama gecikme nedeni ile uğranılan zararlar veya sözleşmede hüküm var ise cezai şart istenir.
Hem sözleşme fesholunup hem de cezai şart talep olunmaz zira sözleşme fesholunmuş ise sözleşme içindeki cezai şart hükmü de ortadan kalkmıştır.
Üçüncü ihtimal sözleşmedeki teslim süresi geçmemiştir ama inşaat o haldedir ki, süresinde tamamlama imkanı teknik olarak yoktur.
Bu halde müteahhit uyarılarak işten el çektirilebilineceği ve inşaatın bir başka müteahhide verileceği, bunun zararının da kendisine tahsis edilecek daire satışlarından karşılanacağı uyarısında bulunulabilinir.
Bu arada müteahhidin daha kendi adına tescil edilmemiş dairelerin satışını yapması durumunda bu satışlar geçerli değildir.
Bunlar ancak satış vaadi sözleşmesine konu olabilir, ancak müteahhitle sözleşme yapan vatandaş, müteahhidin sözleşmedeki taahhüdünü yerine getirmesi şartı ile bu daireye sahip olabilir.
Aksi halde sahip olamaz. Bu husus da müteahhitten daire alacaklar için dikkat edilmesi gereken önemli bir noktadır.
Bu tür ilişkilerde tek ihtilaf bu yönde değildir, olay geniş bir hukuki ihtilafa neden olabilir. Yeri geldikçe diğer hususlara da değineceğim.
