Toplantıya davetlerde kurulan cümleler muhteliftir.

Ancak her durumda mutlaka toplantı günü, yeri ve saati belirtilmeli, birinci toplantıda sayı ve arsa payı çoğunluğunun sağlanmaması halinde ikinci toplantının da hangi tarihte, nerede ve hangi saatte yapılacağı belirtilmedir.

Bazı davetlerde birinci toplantıda nisap sağlanmaması halinde ikinci toplantının tarihi belirtildikten sonra aynı yer ve saatte gibi bir ifade kullanılmaktadır.

Yani mühim olan ikinci toplantının nerede ve hangi saatte toplanacağının belirtilmesidir. Böyle bir belirlilik var ise toplantı geçerli kabul edilir.

Ancak saati konusunda hiç bir belirlilik yok ise bu iptal nedeni olabilir. Çünkü ikinci toplantı farklı yerlerde veya farklı saatlerde yapılabilir, buna bir engel yoktur.

Birinci toplantının ayın 31’inde ve ikinci toplantının sonraki ayın 7’sinde yapılması durumunda şu yorumu yapabilirim.

Kat Mülkiyeti Kanununun 29. maddesinde ifade şudur: “İlk toplantı ile ikinci toplantı arasında bırakılacak zaman yedi günden az olamaz.” Yani yedi gün olur ama altı gün olamaz. Anlatılan olayda ayın 31’i ile sonraki ayın 7’si arasında altı günden fazla zaman var. Yani tam yedinci gün toplantı yapılacak. Dolayısıyla bırakılan süre yasaya uygun gelmektedir. İptal nedeni yapılamaz.

Editör: TE Bilisim