Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) toplamda %3,7 büyürken, inşaat sektörü tam %13,9'luk rekor bir artışla zirveye oturdu. Konut üretimi, kentsel dönüşüm ve özellikle deprem bölgesindeki yeniden imar çalışmalarının ivmesiyle sırtlanan sektör, 260'tan fazla alt sektörü besleyerek ve yüz binlerce kişiye istihdam sağlayarak, Türkiye ekonomisinin en güçlü çarpan etkisine sahip lokomotifi olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Türkiye ekonomisinin 2025 yılının üçüncü çeyreğindeki performans analizi, büyüme ivmesinin kesintisiz devam ettiğini ortaya koydu. Açıklanan TÜİK verileri, GSYH'nin geçen yılın aynı dönemine göre %3,7 büyüdüğünü gösteriyor. Böylece zorlu küresel piyasa koşullarına rağmen Türkiye, 21 çeyrektir üst üste büyüme başarısı yakalayarak ekonomik istikrarını kanıtladı.
Büyümenin Gerçek Lokomotifi: İnşaat
Bu güçlü büyüme trendi içinde en çarpıcı performansı ise inşaat sektörü sergiledi. Sektörün toplam katma değeri, zincirlenmiş hacim endeksiyle %13,9 oranında artarak son yılların en dikkat çekici yükselişine imza attı. Bu oran, inşaatın sadece ekonomik büyümenin sayısal bir parçası değil, aynı zamanda istihdam ve yan sanayi tedarik zincirlerinin de ana itici gücü olduğunu gösteriyor. Uzmanlar, sektörün 260 farklı alt sektörü besleyen yapısıyla ekonomideki çarpan etkisinin gücüne dikkat çekiyor.
Deprem Bölgesinin ve Kentsel Dönüşümün Katkısı
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in de vurguladığı gibi, inşaat sektöründeki bu güçlü yükselişte deprem bölgesindeki yeniden imar ve inşa çalışmaları önemli bir rol oynadı. Devletin başlattığı büyük seferberlik, konut, altyapı ve sosyal donatı inşaatlarının hızlanmasını sağlayarak hem bölge ekonomisini canlandırdı hem de ülke genelindeki büyüme rakamlarını yukarı çekti.
Ayrıca, büyükşehirlerde hız kazanan kentsel dönüşüm projeleri ve ülke genelindeki altyapı yatırımları da sektörün temel dinamikleri arasında yer alıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın yürüttüğü riskli yapı dönüşümleri, depreme dayanıklı yapı ihtiyacı ve artan nüfus yoğunluğuna cevap vererek inşaat faaliyetlerine ivme katıyor. Sektör temsilcileri, ticari gayrimenkul, lojistik depolama ve enerji tesisleri gibi farklı alanlardaki projelerin de inşaatın çok yönlü büyümesine katkı sağladığının altını çiziyor.
2026 Beklentileri: Yatırım ve Güven Artıyor
Ekonomistler, inşaat sektörünün mevcut performansının yılın son çeyreğinde de devam ederek 2025 genel büyüme hedeflerine güçlü bir destek sağlayacağını öngörüyor. 2026 yılına dair beklentiler ise daha da olumlu: Yatırımların hızlanması, kredi piyasalarındaki iyileşme sinyalleri ve kamu destekli sosyal konut projelerinin devamı, sektörün geleceğine dair beklentileri üst seviyeye taşıyor.