Cumhuriyet'te yer alan habere göre, İzmir'in en değerli bölgelerinde bulunan işyerleri, dükkânlar ve ofisler, Türkiye’de yaşanan ekonomik krizden nasibini aldı.
Konak, Alsancak, Çankaya ve Karşıyaka’da hemen hemen her köşe başında rastlanan kiralık ilanlarına yenileri eklenmeye devam ederken geçmişte astronomik hava paraları istenen, dövizle kiraya verilen gayrimenkullere şimdilerde talip bile çıkmıyor.
60 bin lira ile 200 bin lira arasında değişen tutarlarda kiralar istenen dükkân, işyeri ve ofisler arasında bir zamanlar dolup taşan kafeteryalar, restoranlar, mağazalar hatta kuyumcular dahi var. Milyonlarca liralık gayrimenkullerin vitrinleri artık kiralık ve satılık ilanlarıyla dolu.
KİRACI BULAMIYORLAR
Yaşanan tablonun krizin göstergesi olduğunu ve esnafın yüksek kiralarla baş edemediğini vurgulayan İzmir Emlak Komisyoncuları Odası (İZEKO) Başkanı Mesut Güleroğlu, “Birçok mal sahibi risk almak istemiyor ve herkes kurumsal kiracı arıyor. Sadece yüksek kiralar değil, internet alışverişleri de esnafı öldürüyor” dedi.
Güleroğlu, “Esnafımız şu anki ekonomik koşullar nedeniyle ciddi bir sıkıntı yaşıyor. Boşalan bir işyerini yeni gelen kiracı yüksek fiyattan tutuyor ve devamında da o bölgedeki tüm mülk sahipleri bunu baz alarak kiralarını yükseltiyor. Birçok boş dükkânın bedeli civardaki bu fiyatlar baz alınarak hesaplandığından ötürü, oldukça yüksek kiralar söz konusu.
Esnaf zaten sıkıntılı olduğu için bu yüksek kiraları görünce işyerini kiralamaktan vazgeçiyor. Eskiden boş gördüğümüz dükkânların hepsi iş yoğunluğu ve potansiyeli sebebiyle yüksek tutarlarda hava paraları istenerek devrediliyordu. Şu anda maalesef bu kalmadı. Kiralık işyerlerine kiracı bulunamıyor, o mülkler boş bekliyor” diye konuştu.
GÜLEROĞLU: “İNSANLARIN EKONOMİK ŞARTLARI ESKİSİ GİBİ İYİ DEĞİL”
Mesut Güleroğlu, geçmişte istenen astronomik hava paraları ve talep edilen peşin kira bedelleri gibi örneklerin kriz ortamı nedeniyle gün geçtikçe azaldığını da belirterek şunları ekledi: “Eskiden bir işyerini tutarken, mülk sahipleri altı aylık, bir yıllık peşin kira isterdi ya da depozitolar alınırdı.
Mülk sahipleri aylardır boş kalan dükkânlarını bir an önce kiraya vermek istedikleri için artık haliyle bunu düşünemiyor. İnsanlar öncelikle elde edeceği geliri düşünüyor. İşyerlerinin büyüklüğü, cephesi, konumu, taşınmazın o anki durumu, sokağı, o mülkün bedelini etkiliyor.
Ve baktığımızda birçok mal sahibi de “Kurumsala kiralık” diyerek talepte bulunuyor. Haliyle bu da o sokaktaki düzeni bozuyor, fiyatlar bir anda yükselebiliyor. Küçük esnafa 30 bin liraya kiraya verilecek bir mülk aylarca boş bekliyor ve büyük kurumsal firmalara aynı yeri 60 bin liraya kiralıyorlar. İnsanların ekonomik şartları eskisi gibi iyi değil. Kimse rahatça dışarı çıkıp, yemek yiyip, alışveriş yapıp, harcama yapamıyor.”
“FİYATI GÖRÜNCE VAZGEÇİYORLAR”
Bölgedeki esnaflardan Hayri Güleç, “Yanı başımdaki yer neredeyse iki senedir boş duruyor. Kafeterya olarak yıllarca işletilmişti ancak salgında dayanamayınca oranın da kapısına kilit vuruldu. İşletme açıkken önünde kuyruk olan dükkânı şimdi ne arayan var ne soran. Mal sahibi 130 bin lira kira istiyor. Rakam yüksek olunca dükkâna bakmaya bile gelmiyorlar” dedi.
“İŞYERLERİ AYLARCA BOŞ KALIYOR”
Alsancak’taki Gül Sokak’ta 20 yıldır esnaflık yapan Engin Biçer, “Çok fazla dükkân açan, kapatan olmuştur. Devredenler oldu, yerini satanlar oldu, taşınanlar oldu. Ama hiçbir zaman böyle bir sessizlik, böyle bir kriz görmedim. Eskiden birisi kapatıyorsa, ya da taşınacaksa daha dükkânını boşaltmadan orayı tutabilmek için sıraya girenler olurdu.
İşyeri sahipleri dünya kadar depozito isterdi. Şimdi altı ay, bir yıl boş bekleyen birçok dükkân var. Kimse risk alıp iş kurmak, kendisine yer açmak istemiyor. Masraflar çok, fiyatlar el yakıyor. En büyük dert ise kiraların yüksekliği. Kimse dükkân tutmaya cesaret edemiyor. Yanı başımda eskiden kuyumcu vardı. Giriş katında küçücük yere bile 80 bin lira para istiyorlar. Küçük esnafın bu koşullarda bu paraları kazanması, bu kiraları ödemesi mümkün değil” diye konuştu.
