EMLAK SÖZLÜĞÜ

Arsa Sınırına Yapılan Duvar Kime Aittir? Sınır Duvarı Masraflarını Kim Karşılar?

Avukat Nezih Sütçü'nün Yazısı...

Burada, müşterek mülkiyet hükümlerinin uygulanması için iki taşınmazı birbirinden ayıran yapının sınır üzerinde kalması gerektiği doktrinde kabul edilmektedir.

Doktrin görüşüne göre, sınır çizgisinin iki yanında her iki taşınmaz üzerinde de yer alan bu iki parçanın birbirine eşit olması zorunlu değildir.

Örneğin sınır çizgisi üzerindeki 30 sanitmetre genişliğindeki duvarın 20 sanitmetresi (A) parselinde 10 sanitmetresi de (B) parselinde kalıyorsa yine müşterek mülkiyet hükümleri uygulanacaktır.

Buna göre, sınırı belirleyen yapının sınır çizgisine bitişik ve sınırın yanında yer alması halinde, artık müşterek mülkiyet hükümleri uygulanamayacağı ve bütünleyici parça ilkesi gereğince, sınır yapısı, içinde kaldığı taşınmaz malikine ait olacağı kabul edilmektedir.

Sınırlık işlevi görme amacıyla yapılan yapının sınıra bitişik veya sınır üstünde kaldığına bakılmaksızın yapı üzerinde paylı mülkiyet hükümleri uygulanmalıdır.

Özellikle, sınırla ve sınır yapısıyla ilgili kasti olmayan ölçme veya yapım sırasındaki hatalar nedeniyle sınır yapısının mülkiyetinin değişimine yol açacak yorumlara başvurulmamalıdır.

Sınırlıklar üzerinde paylı mülkiyete ilişkin hükümler saklı kalmak üzere; her arazi maliki, taşınmazının sınırının çit veya duvar gibi sınırlıklarla çevrilmesi için yapılan giderleri karşılar.

Arazinin sınırlıklarla çevrilmesi yükümlülüğü ve biçimine ilişkin özel kanun (İmar Kanunu) hükümleri saklıdır.

Buna göre sınırdaki duvarı kim yaparsa yapsın, bir başka anlatımla duvarın giderlerini kim karşılarsa karşılasın TMK m 749 gereği, paylı mülkiyet söz konusudur.

Başka türlü belirlenmedikçe, paylar eşit sayılır.

Her taşınmaz maliki, komşuluk hukukundan doğan yetkilerin kullanılması için gerekli işlere ve bunların giderlerine, kendi yararlanması oranında katılmakla yükümlüdür.

Paylı mülkiyetten doğan veya paylı malı ilgilendiren yönetim giderleri, vergiler ve diğer yükümlülükler, aksine bir hüküm bulunmadıkça, paydaşlar tarafından payları oranında karşılanır.

Payına düşenden fazlasını ödemiş bulunan paydaş, diğerlerine payları oranında rücu edebilir.

Doktrin ve Yargıtay görüşüne göre ortak kullanım yetkisi sadece sınır yapısı için geçerli olup, sınır yapısı altındaki toprak parçasını kapsamaz.