Gerekçeli Tahliye Talepleri Artıyor
Son dönemde ev sahipleri, özellikle kendi ya da çocuklarının konut ihtiyacını gerekçe göstererek tahliye davaları açıyor. Mahkemelere, “Oğlum Almanya’dan dönüyor”, “Kızım evlenecek ve bu eve ihtiyaç var” gibi gerekçelerle başvurular yapılıyor. Ancak kiracılar, bu iddiaları her zaman samimi bulmayarak, davaların yargıya taşınmasına neden oluyor.
Yargıtay: İlk Derece Mahkemesi Hatalı Karar Verdi
Yargıtay’ın değerlendirdiği olayda, bir kiracı yaklaşık 10 yıldan uzun süredir aynı evde oturuyordu. 2018 yılında konut el değiştirdi ve yeni ev sahibi, oğlunun konut ihtiyacını öne sürerek tahliye davası açtı. Kiracı ise ihtiyacın samimi olmadığını belirterek davanın reddini istedi. İlk derece mahkemesi, kiracının lehine karar vererek tahliye talebini reddetti.
Ancak dosya Yargıtay’a taşınınca süreç değişti. Yüksek Mahkeme, ilk derece mahkemesinin yeterli inceleme yapmadığını ve yanlış değerlendirmelerle karar verdiğini tespit etti. Bu nedenle kararı kanun yararına bozdu.
Tahliye Sürecinde Yeni Dönem
Yargıtay’ın bu kararları, özellikle ihtiyaç sebebiyle yapılan tahliye taleplerinde ev sahiplerinin lehine bir içtihat oluşmasına neden olabilir. Artık yerel mahkemelerin, konut ihtiyacının “gerçek ve samimi” olup olmadığını daha dikkatli incelemesi ve eksik incelemeyle karar vermemesi gerektiği açıkça vurgulanmış oldu.
Kiracıların Hakları Devam Ediyor, Ancak Yargı Denetimi Güçlendi
Kiracılar, hâlihazırda 10 yılı aşkın kiracılık süresi ve sözleşme hükümleriyle haklarını koruyabiliyor. Ancak bu tür içtihatlarla, ev sahiplerinin ihtiyaçlarını belgeleyerek açtığı davaların da hız kazanabileceği görülüyor.
Uzmanlardan Uyarı: Hukuki Süreci Doğru Takip Edin
Gayrimenkul hukuku uzmanları, gerek kiracı gerekse ev sahiplerinin bu süreçte uzman desteği alarak yargı kararlarına uygun adım atmalarının önemli olduğunu vurguluyor. Yargıtay’ın son kararı, mahkemelerin artık daha titiz inceleme yapacağı ve usul hatalarının düzeltilmesinin önünün açıldığı bir süreci beraberinde getiriyor.