Pandemiyle birlikte enflasyonun da etkisiyle dünyada da kendisini gösteren konut krizi Türkiye'de de büyük bir sorun olarak varlığını sürdürüyor.

Büyük kentlerdeki satılık ve kiralık ev fiyatları çığırından çıkarken barınma sorunu yaşayan milyonlarca insan şehir değiştirerek çözüm arıyor.

Özellikle İstanbul'da barınma maliyetlerinin artmasıyla önce şehir içi göç artmış Beşiktaş, Şişli, Beyoğlu gibi merkezi ilçelerde kirayı ödeyemeyen vatandaş, Çatalca, Silivri, Arnavutköy gibi ilçelerin yolunu tutmuştu.

Marketing Turkey'de yer alan habere göre; Türkiye’de de pandemiyle başlayan ve barınma maliyetlerinin artmasıyla devam eden zorunlu göç, İstanbul’un alternatifi olarak Çanakkale ve Sakarya, Ankara’nın alternatifi olarak da Bolu ve Konya gibi 2’nci kademe şehirlere 'kaçışı' artırdı.

'İSTANBUL LONDRA OLMAYA HAZIRLANIYOR'

Uzaktan çalışmanın etkisiyle başlayan “tatil evlerinde yıl boyu yaşama” ve kurumsal şirketlerin “genel merkezleri büyük şehirler dışına taşıma” eğilimleri, ticari taraftaki trendleri de etkilemiş gözüküyor.

Nispeten yoğunluğu az, yaşam kalitesi yüksek şehirlerin hem markalı konut projelerini, hem de yatırımcıları çekeceği ve önümüzdeki beş sene için ekonomik büyüme ve gözde gayrimenkuller için daha fazla değer artışı sağlayacağı öngörülüyor.

Geçmiş kriz dönemlerinde olduğu gibi kendi varlıklı vatandaşlarını ortaya çıkartmakta bonkör davranan permacrisis, yeni varlıklı vatandaşların talepleriyle metrekare fiyatlarını 10 bin dolar seviyesine taşırken, Rus oligarkların etkisiyle yeni Londra olmaya hazırlanan İstanbul’un metrekaresi 30 bin dolarları bulan yeni lüks çağına hazırlanması gerekiyor.

Diğer taraftan tinyhouse’ların moda olmaktan çıkıp, barınabilmek için “zorunluluk” haline gelmeye başladığını da görülüyor.

Özellikle büyük şehirler için 1+1 ve 1+0 evler yeniden gündeme gelirken, bu evlerden 2+1 ev verimi almak isteyen tüketiciler için iç mimari de çok daha fazla önem kazanmaya başlayacak.

Editör: TE Bilisim