Bursa'da Bugün'den Ercan Çalışır'ın haberine göre, Bursa'da evini alacağı sırada konut fiyatlarının fahiş şekilde yükselmesiyle hayalleri yıkılan bir vatandaş Bursa Tüketiciler Derneği'ne başvurdu. Mağdur vatandaşın durumunu öğrenip hemen işlemleri başlatan ve satıcıya ihtarname çeken Yılmaz, böyle durumlar ile çok karşılaştıklarını ve vatandaşların mağdur olmaması için dikkat etmesi gerekenleri açıkladı. Yılmaz, "Konutlarda 0,99 faiz uygulamasına geçilince fahiş fiyat uygulayan gayrimenkul sahipleri var ve bu yüzden mağdur edilen tüketiciler var. Bize gelen bir tüketici, konut sahibiyle yaptığı adi sözleşme (Noter huzurunda yapılmamış sözleşme) neticesinde evin parasının 600 bin liralık bölümünü ödeyip kalan 45 bin liralık kısmını yaptıkları adi sözleşmede belirtilen tarihte ödemek üzere hak sahibi oluyor. Fakat 0,99 faiz uygulaması duyurulunca konut fiyatlarında ki fahiş artışla birlikte evin fiyatının yükseldiğini belirten satıcı, sözleşmeyi ihlal edip tüketiciye parasını iade ediyor. Taraflar arasında atfedilen sözleşmeye göre konut satanın değil alanındır. Tüketici sözleşmeye göre hareket edip kalan tutarı konutun teslim esnasında ödemeyi bekliyor" diyerek vatandaşın mağduriyetini dile getirdi. Başkan Yılmaz vatandaşları olası durumlar karşısında uyararak şöyle devam etti; "Tüketici bize ulaştıktan sonra bizde konut sahibine ihtarname çekiyoruz ve bize gelen cevap 'mücbir' sebeplerden dolayı evin fiyatı yükseldiği şeklinde oluyor. Burada tüketicilerin dikkat etmesi gereken hususlar var. Tüketicinin kesinlikle hak sahibi olacağı konut sözleşmelerini eğer tapusunu hemen alamayacaksa noter huzurunda yapmaları gerekiyor. Noter huzurunda yapılmayan sözleşme adi sözleşme oluyor ve yasa uygulayacak hüküm sahipleri yani hakimler adi sözleşmenin bağlayıcı olmadığına hükmedebiliyor. Mahkeme sürecine girildiğinde hakimler insiyatif kullanıp farklı kararlar verebiliyor. Sözleşme yapıldıktan sonra ödemeler kesinlikle banka yoluyla yapılmalıdır. Elden ödeme yapan tüketici mahkemelik bir durum yaşarsa elden ödediği parayı ispat edemez ise hem parasından olabilir hemde hayalini kurduğu konuttan olabilir. Tüketici dernekleri böyle durumlarda ihtarname çeker ve mahkeme öncesi tüketiciyi yönlendirir, mahkemelik bir durum olacaksa avukata gitmesini önerir. Böyle bir durumda kanunen noter sözleşmesi yapılması gerekiyor. Ev alacak tüketici böyle bir durumda karşılaşır hatta almayı beklediği ev başkasına satılırsa konutun güncel bedelini satıcının tüketiciye ödemesi gerekir. Mücbir sebep bahanesi bu durumda geçerli değildir. Mahkeme nezdinde ani konut artışından dolayı satıcının zarar ettiği bahanesiyle satıştan vazgeçmesi tüketici mağduriyetine yol açar ve konutun güncel bedelini tüketiciye öder."