Dünya Gazetesi'nden H. Bader Arslan'ın Yazısı...

Büyüme, PMI, dış ticaret ve enflasyon verileri ile Rusya-Ukrayna Savaşı’nın gölgesinde geçen bir haftayı geride bıraktık. Büyümede iyi, PMI’da yatay, dış ticaret ve enflasyonda ise zayıf veriler açıklandı.            

Geçtiğimiz hafta ilan edilen Şubat verilerinde TÜFE’de yüzde 54,4, ÜFE’de yüzde 105,1’i gördük.

Şu anda TÜFE’de Mart 2002’den, ÜFE’de Mart 1995’ten sonraki en yüksek düzeydeyiz.

ÜFE-TÜFE farkı 50 puanı aştı. Bunlar çoğumuzun unuttuğu, genç neslin ise daha önce hiç görmediği oranlar.             

Dış ticaret tarafında Şubat verilerinde ihracatta yüzde 25,4, ithalatta yüzde 45,6 artış açıklandı.

Son üç ayın tamamında ithalat, ihracattan daha hızlı yükseldi. 58 milyar doları aşan yıllıklandırılmış dış ticaret açığı, 2018’den bu yana en yüksek düzeyine ulaştı.              

Ocakta 9 milyar ile rekor kıran enerji ithalatımız şubatta 8 milyar dolara gerilese de ilk iki ayda yapılan 17 milyar dolarlık alım, bu dönemde yapılan toplam 56 milyar dolarlık ithalatın yüzde 30’unu oluşturdu. Bunlar cari denge için olumsuz gelişmeler.           

Bu hafta yine tüm gözler savaş bölgesinde. Sorunun insani ve siyasi boyutunun ağırlığının yanında ekonomik faturası var. Dünya genelinde tarım, metal ve enerji fiyatları yükseliyor. Zaten savaş öncesinde yüksek olan fiyatların üzerine bir de bu şok eklenince bazı ürünlerin fiyatlarında tarihi zirveler gelmeye başladı.

Rusya ve Ukrayna, enerji ve tarım ürünleri dışında, Türkiye için önemli birer kömür tedarikçisi. Bu ürünün fiyatında da ciddi sıçrama var. Pek çok firmanın bölgeden ithalatı durdu. Kömür ve metal ithalatçıları alternatif pazarlar arıyor. Savaşın uzun sürmesi bu nedenle büyük bir risk barındırıyor.           

Veriler açısından çok zengin bir gündemimiz yok. İçeride iki önemli veri var: Perşembe sabahı açıklanacak ocak ayı inşaat maliyet endeksi ile cuma sabahı açıklanacak olan ocak ayı ödemeler dengesi.             

İnşaat maliyetleri 2021 genelinde yüzde 68 artış gösterdi. Bunun büyük kısmı son üç ayda gerçekleşti. Bu hafta açıklanan Ocak verisinde, malzeme fiyatlarındaki artışın yanında yüklü bir işgücü maliyet artışı eklenecek. Bu nedenle maliyetlerde, güçlü bir artış görme ihtimalimiz var.

Son haftalarda enerji ve metal fiyatlarındaki küresel tırmanış da yakında inşaat maliyetlerini etkilemeye başlayacak. Dolayısıyla, önümüzdeki aylarda maliyetlerdeki tırmanış devam edecek. Bu, konut fiyatlarında da paralel bir yükseliş olacağına işaret ediyor.            

Haftanın diğer önemli verisi ocak ayı ödemeler dengesi. Ocakta ihracatta yüzde 17’lik artışa rağmen yüzde 55 civarında bir ithalat artışı açıklanmıştı. 2021’in sonuna kadar yatay seyreden dış ticaret açığı, Kasım’dan sonra yeniden yükselmeye başladı. Bu nedenle cuma sabahı birkaç ay önce umulandan daha yüksek bir cari açık göreceğiz.         

Sanayi üretim endeksinin ise, PMI’ya paralel şekilde yataya döneceği bir döneme giriyoruz. Sonraki hafta ABD, Avrupa ve Türkiye merkez bankalarının faiz toplantıları var. Bu nedenle, piyasalar yavaş yavaş faiz kararı odaklı hareketlere girecektir.

Editör: TE Bilisim