Gayrimenkul Danışmanlığında Başarılı Bir Kariyer için Atılması Gereken İlk 5 Adım

Merhabalar, iyi pazarlar.

3 hafta felsefî ve zihinsel yaklaşımlar üzerine bir konu kaleme aldıktan sonra bu hafta biraz daha taktiksel bir yazı ile karşınızdayım.

Sektöre girmeye niyetlenmiş ya da sektörde bulunduğu ortamdan tam olarak memnun olmayan kişilerin bana sorduğu konular üzerine BİR BAŞLANGIÇ YOL HARİTASINDAN bahsedelim.

1- MARKA SEÇİMİ

İlk adım sektöre hangi marka çatısı altında gireceğinizdir. Dikkat ederseniz, sektöre bir marka çatısı altında olmadan ve bireysel bir iş yeri açarak girmeyi asla önermiyorum.

Bildiğiniz gibi ülkemizde yaygın ağlara sahip ulusal ve uluslararası zincir emlak danışmanlığı firmaları bulunmaktadır. Bunların bazıları bilinirlik ve tanınırlık, bazıları danışmanlara sundukları imkanlar, bazıları ise kişisel taleplere verebilecekleri olumlu yaklaşımlarla öne çıkabilmektedir.

Bu noktada önerim, bilinirlik ve tanınırlık açısından beş yaşında bir çocuğun dahi tanıyabileceği bir markanın seçilmesidir.

Bu seçim, başlangıç aşamanızda, yaptığınız mesleği, sunduğunuz hizmetleri, talep edeceğiniz koşulları açıklarken piyasada bilenen kurumsal kimlik avantajları size çok büyük destek sağlayacaktır.

2- OFİS SEÇİMİ

Seçtiğiniz marka çatısı altında yer alan ofislerden hangisini seçeceğiniz de kültür, ahlak, vizyon ve eğitim imkanları açısından kat edeceğiniz yolu kolaylaştırabilir, hızınızı arttırabilir, kendinizi güçlü ve güvende hissetmenizi sağlayabilir.

Bu aşamada önerim, mutlaka bulunduğu marka çatısı altında en az beş yıldır faaliyet göstermekte olan; kuralları, düzeni, adresi, ekibi yerleşmiş bir iş yapış tarzı ve ortamı olan ofislerin seçilmesidir.

Size maddi gelir ve giderler açısından cazip teklifler sunan aynı markadan farklı ofisler karşınıza çıkabilir; ancak şunu unutmamamız gerekir ki kurallar, her zaman ve olduğu gibi uygulanıyorsa bir anlam ifade eder.

Bugün kârınıza gibi gördüğünüz elde ettiğiniz tavizler ve kural dışına çıkışlar yarın şartların aleyhinize de dönebileceğinin ipuçlarıdır.

3- EĞİTİMLER, KİTAPLAR, VİDEOLAR

Gerek markanızın sunduğu gerek ofisinizde düzenlenen gerekse gayrimenkul danışmanlığı sektöründe gerçekleştirilen karşınıza çıkan ve çevrenizde kanaatine önem verdiğiniz kişilerin önerdiği tüm eğitimleri mümkün olan en kısa zamanda tamamlamalısınız.

Bunu yaparken, işin en temel bölümü olan sahadan uzak kalmamak, dolayısıyla günler boyunca sizi güvenli bölgede hissettirecek tam günlük eğitimlerle işin doğasına uymayacak planlamalardan uzak durmanız çok önemlidir.

Benzer bir konu da gerek gayrimenkul danışmanlığı gerek satış ve kişisel gelişim gerekse girişimcilik, iktisat ve ticaret üzerine okumalar ve izlemeler yapmanızdır.

Eğitimlere ilaveten, günlük, haftalık düzende yayınlanan yazılar ve videolar ile yukarıda sıraladığım konu başlıklarında ne bulursanız okumalı, izlemeli, dinlemelisiniz.

Konular hakkında hakimiyetiniz geliştikçe kimleri takip etmeniz gerektiğini, kimleri takip etmeseniz de olabileceğini zaten kavramaya başlayacağınıza eminim.

4- MENTOR SEÇİMİ

Sektörümüzde ne yazık ki belirli bir tecrübe ve tanınırlık düzeyine ulaşmış kişiler arasında, yaptığını şeffafça paylaşabilen ya da gerçekten paylaştıkları ile mevcut konumuna ulaşabilmiş insan sayısı oldukça azdır.

Karakterinize ve iş yapış tarzınıza en yakın kişi ya da kişileri, ofisinizden, markanızdan ya da sektör içi yapacağınız araştırmalardan bulmaya çalışarak yakın takibe almalısınız.

Bu konuda size önerim, hareketleri, paylaşımları ve sonuçları arasında tutarsızlıklar olduğunu hissettiğiniz kişileri hemen listenizden çıkarmanız; gün geçtikçe kendinizi yerinde görmek istediğiniz kişileri ise mümkünse yakın takibe almanız, onlarla tanışmanız ve eğer kabul ederlerse onlarla düzenli temas halinde olmanızdır.

5- BÖLGE SEÇİMİ

Neredeyse tüm sektörel kariyerimin ve vermeyi arzuladığım mesajların temelinde yer alan uzmanlaşma konusu benim açımdan tartışmaya kapalı bir konudur.

Emlakçı olmak ile gayrimenkul danışmanı olmak arasındaki farkı ortaya koyan, sizin bilginiz, çevreniz ve belirli bir konudaki hakimiyetinizdir.

İşimizi bir beyin cerrahının ciddiyeti ile ele almalısınız. Nasıl ki bir hasta, beyin cerrahına gittiğinde yapılacaklar konusunda akıl vermeye, şartlar öne sürmeye ya da doktorun işine karışmaya cesaret edemiyorsa; benim de işimizde size önerim, sınırları belirli bir bölge ve/veya mülk tipinde, size kimsenin yukarıdaki eylemleri yapabilecek hadde sahip olamayacağı kadar uzmanlaşmanızdır.

Bölge seçiminde yapılması gerekenler üzerine kaleme aldığım yazılarda işinize yarayacak taktiksel adımları bulabilirsiniz.

Hangi işi yaparsanız yapın amacınız işinizi iyi yapmaksa, yukarıda sıraladığım beş adım bence, üzerine tartışma yapılamaz ve değiştirilemez adımlardır.

Her geçen gün kolaylaşarak gelişen, acemilik günlerinde büyük yanlışlar yapmanızı engelleyebilecek, heyecanınız yüksekken size doğru yolu ve o yolda hızlı ilerlemenizi sağlayabilecek bu adımlara ne kadar önem verseniz azdır.

Doğru yolda, hızlı adımlarla ilerlediğiniz günler dilerim.

Haftaya görüşmek üzere…