Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 30’uncu maddesinin ikinci fıkrasında karar yeter sayısının, ‘katılanların salt çoğunluğu’ olduğu ifade edilmekteyse de üçüncü fıkrada ‘bu kanunda yeter sayı için ayrıca konulmuş olan hükümler saklıdır’ denilmektedir. Bu son fıkra genellikle gözden kaçırıldığı ve/veya ne kastedildiği okuyanlar tarafından anlaşılmadığı için ikinci toplantıda katılanların salt çoğunluğu tarafından her türlü kararın alınabileceği şeklinde bir uygulama yaygınlaşmıştır. Bu kanı yanlış mıdır? Konu hakkında bir açıklama yapar mısınız? Evet, okuyucum konuyu hatırlatmakta yerden göğe kadar haklı. Burada dikkat edilecek husus, ‘... ayrıca koyulmuş olan hükümler saklıdır’ sözü. Hadise şu: Genel olarak toplantılarda katılanların salt çoğunluğu ile karar alınır, bu tamam. Ama bazı maddeler var ki bu maddelere göre farklı oy sayısı gerekiyor. Buna en bariz örnek yönetici veya denetçi seçimidir. Yönetici için tüm bağımsız bölümlerin sayı ve arsa payı çoğunluğu ile seçim yapılır. Dolayısıyla ‘... ayrıca koyulmuş hükümler saklıdır’ sözü buna işaret etmektedir. Yani katılanların salt çoğunluğu ile değil, birinci toplantıda da ikinci toplantıda da yönetici seçimi sayı ve arsa payı çoğunluğu ile yapılır. Aynı şekilde denetçi de Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 41’inci maddesine göre seçilir ve aynen yöneticide olduğu gibi tüm bağımsız bölüm maliklerinin sayı ve arsa payı çoğunluğu ile bu seçim olur. Okuyucumun hatırlattığı gibi bazı kimseler ikinci toplantıda artık sayı ve arsa payı çoğunluğunun aranmayacağı görüşündedirler ama bu görüş doğru değildir. Toplantı, ikinci toplantı bile olsa yönetici ile denetçi sayı ve arsa payı çoğunluğu ile seçilir. Peki bu çoğunluk oyu bulunmadan seçilirse ne olur? Yönetici veya denetçi görevini yürütür. Ne zamana kadar? Bir kat maliki seçim maddesinin iptalini mahkemeden isteyip de mahkemece bu madde iptal edilene kadar. İptal kararına kadar da yöneticinin veya denetçinin yaptıkları işlemler geçerlidir. Peki dava açıldığında dava ne kadar sürer? Tam olarak süre veremem ama bir yılı geçer. Bir yıl sonra yeni yönetici seçilecektir. Dolayısıyla açılan davanın önemi azalacaktır. Konu açılmışken ve yeri gelmişken bu maddenin değiştirilmesi, yöneticinin de denetçinin de seçiminde; katılanların çoğunluğunun aranması geçerli olmalı ve konu bu mantık çerçevesinde halledilmelidir. Ama okuyucumun sorduğu ayrıca koyulmuş hükümler işte bu manaya gelmektedir.