Daha iyi yaşam koşulları ve sosyal faaliyetler sunmak üzere konut üreticileri tarafından geliştirilen siteler, hayatımıza aidat kavramını da yerleştirdi. Çoğu kez yüksek rakamlarıyla dikkat çeken aidatlara zamanla alışır olduk. Önceleri sinirlenip “ev sahibi miyiz kiracı mıyız?” diye söylenen vatandaş, daha sonra “kaliteli hizmeti uygun fiyata nasıl satın alabiliriz?” diye kafa yormaya başladı.
Sosyal donatısı için satın alınan evlerde güvenlik, kapalı otopark, havuz, spor salonları, parklar ve bol yeşil alan artık vazgeçilmez oldu. Bu hizmetlerin sunulmasından kaynaklanan aidatlar yüksek belirlenince çoğu zaman şikayet konusu oluyor. Vatandaşlar, ödemek mecburiyetinde oldukları aidatlar, şimdi birer memnuniyet ölçüm aracı olarak da karşımıza çıkıyor. Bina yönetiminden memnun olan vatandaş, aidatını düzenli olarak öderken, memnuniyetsizlik aidatın ödenmemesiyle paralellik göstermeye başladı.