Konut fiyatlarındaki artışın yabancıya konut satışı yoğunluğuyla sınırlandırılmaması gerektiğini belirten ATSO Meclis Üyesi ve 30. Grup İnşaat Faaliyetleri Meslek Komitesi Üyesi Recep Mavi, artan inşaat maliyetlerinin konut üretimini düşürdüğüne dikkat çekerek, “Özellikle son dönemlerdeki yüksek enflasyon, girdi maliyetlerinin sürekli yükseliş trendinde olması, göç politikası gibi nedenler de dikkate alınmalı” dedi. ATSO eski meclis başkanlarından Meclis Üyesi Ali Rıza Akıncı ise, konut satışı üzerinden vatandaşlık verilmesinin sınırlandırılması gerektiğini vurguladı.

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Meclis Üyesi ve 30. Grup İnşaat Faaliyetleri Meslek Komitesi Üyesi Recep Mavi ile ATSO eski meclis başkanlarından Meclis Üyesi Ali Rıza Akıncı, artan konut fiyatları artışlarını ve yabancılara konut satışlarını değerlendirdi.

Yabancılara konut satışlarının özellikle sahil bölgelerinde ekonomik hayatı tehdit eder hâle geldiğini belirten Akıncı, konut satışı üzerinden vatandaşlık verilmesinin sınırlandırılması gerektiğinin altını çizdi.

Konut fiyatı ve kira ücretlerinin artmasının sadece yabancıya konut satışındaki yoğunlukla sınırlandırılmaması gerektiğini kaydeden Mavi ise, artan maliyetlerin konut üretimini düşürdüğünü ve arzın düşmesiyle konut krizinin ortaya çıktığını söyledi.

Mavi, çözüm olarak da konutta150 metrekarenin altındaki satışlarda KDV oranının yüzde 8’den yüzde 1’e çekilmesini, tapu harcının yüzde 4’ten yüzde 2’ye ve inşaat malzemelerindeki KDV oranının da yüzde 18’den yüzde 8’e düşürülmesini önerdi.

“FİYATLARDAKİ ARTIŞ, HALKIN BARINMA İHTİYACINI TEHDİT EDİYOR”

Konut fiyatlarındaki artışın sadece yabancılara satışın yoğunluğuyla sınırlandırılmaması gerektiğini belirten Mavi, “Özellikle son dönemlerdeki yüksek enflasyon, girdi maliyetlerinin sürekli yükseliş trendinde olması, göç politikası gibi nedenler de dikkate alınmalı. Enflasyon ve alım gücünün çok üzerinde emlak ve kira fiyatlarındaki artış halkın barınma ihtiyacını tehdit eder hale gelmiştir.

Antalya’daki konut satışı ve kiralardaki yüksek fiyatlar sadece yabancılara satış politikalarına bağlanmalı. İnşaat ve işgücü maliyetleri, konut arzının göç karşısında artan talebi karşılamaması en önemli faktörlerdendir. Bunları yok sayarak inşaat, gayrimenkul sektöründeki arkadaşlarımızın günah keçisi ilan edilmesini doğru bulmuyorum” şeklinde konuştu.

“MALİYETLER KONUT ÜRETİMİNİ DÜŞÜRDÜ”

Müteahhitlerin son 2-3 yıldır en büyük sorununun inşaat maliyetlerinin yükselmesi olduğunu vurgulayan Mavi, “Maliyetlerde yaşanan artışta gelinin nokta, inşaat müteahhitlerini aşırı zorlayarak konut üretimini ciddi şekilde düşürdü. Konut üretiminin düşüşü ve inşaat maliyetlerinin artışı konut krizi yaşanmasına neden oldu. İnşaat sektörünün maliyetlerden dolayı üretim yapmaması, yeni konut taleplerine cevap verememesi bu krizi tetikleyen başlıca nedenlerdendir” dedi.

“ANTALYA, KRİZDEN EN ÇOK ETKİLENEN İLLER ARASINDA”

Antalya’nın konut krizinden en çok etkilenen iller arasında olduğunu vurgulayan Mavi, “Son yıllarda Antalya’ya olan göç ve talepler doğrultusunda konut bulunamaması ilimizin çok fazla olumsuz etkilenmesine sebep oldu. Maliyetlerin artarak üretimin düşmesine karşılık konuta olan talebin artması kira fiyatlarına önemli ölçüde yansıdı. Bundan dolayı Antalya’da vatandaşlarımız kira konusunda mağduriyetler yaşamakta” ifadelerini kullandı.

“GEREKLİ ADIMLARIN ATILMASINI BEKLİYORUZ”

İnşaat sektörünün ne kadar önemli olduğunun ve sektörde yaşanan sorunlara çözüm bulunmayınca toplumdaki herkesi etkilediğinin gözlemlendiğini söyleyen Mavi, sektörün sorunlarına çözüm bulmak için ellerinden geleni yapacaklarını kaydetti.

Merkezi ve yerel yönetimlerden çağdaş kentleşme adımlarından taviz vermeden konut arzını artıracak, maliyetleri aşağıya çekecek, halkın konuta erişimini destekleyecek ve yabancılara konut satışı politikasında gerekli adımların genişletilerek atılmasını beklediklerini ifade eden Mavi, şunları dile getirdi:

“Geçtiğimiz günlerde yeni evim konut kampanyası yayınlandı. Konut alımının önünün açılması için konut kredi faizlerinin düşmesi elbette önemli ama yeterli değil. Konutta150 metrekarenin altındaki satışlarda KDV oranı yüzde 8’den yüzde 1’e çekilmeli.

Tapu harcı yüzde 4’ten yüzde 2’ye düşürülmeli. İnşaat malzemelerindeki KDV oranı yüzde 18’den yüzde 8’e düşürülmeli. Bu hem daire alacakları hem de satacakları yakından ilgilendiriyor. Bu gibi düzenlemeler bazı sektörlerde uygulanmıştır. Konut malzemelerinde de devletimizin yasal düzenlemeler yapması şart olmuştur.”

“ARTIK EKONOMİK HAYATIMIZI TEHDİT EDER HÂLE GELDİ”

Antalya’da yabancıya konut satışı ve istihdama etkileriyle ilgili net bir düşünce oluşturulması gerektiğini belirten ATSO eski meclis başkanlarından Meclis Üyesi Ali Rıza Akıncı ise, “Bu kıyısından köşesinden dolaşılarak idare edilecek bir konu değil.

Bir kişiyi işe alırken konuşmaya ev kirasından başlıyoruz. İşe alamıyoruz. Bu durum bizim ekonomik hayatımızı tehdit eder hale geldi. Herkes seviniyor ama büyük göç hareketleri tarih boyunca sıkıntı yaratmıştır. Çok büyük göçlerin oturması yıllar, bazen asırlar alır. Ülkemize göçün sıkıntılarını yaşıyoruz, muhtemelen gelecekte de yaşayacağız” dedi.

“VATANDAŞLIK İÇİN KONUT SATIŞLARI SINIRLANDIRILMALI”

 Konut satışı üzerinden vatandaşlık verilmesinin kimsenin tek başına değil, ülkenin sorunu olduğunu belirten Akıncı, “Hemen kısıtlanması gerektiğini düşünüyorum. Özellikle sahil bölgelerinde ekonomik tehdit yaratan yabancılara konut satışları sınırlandırılması gereken bir mevzudur” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilisim