Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünde yer alan tapu kayıtlarına ilişkin çalışma başlatıldığı duyuruldu.

Önalım hakkı sahibi paydaşlara gayrimenkul alıcısı tarafından satışın bildirilmesi durumunda önalım davasının açılması gerekir.

Kanuna göre Ev Sahibinin Hakları Neler? Kanuna göre Ev Sahibinin Hakları Neler?

Önalım davası (şufa) 3 ay içerisinde açılması hakkında uyarılar yapıldı” iddiası milyonlarca tapu sahibini harekete geçirdi.

Konuyla ilgili açıklama yapan Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, önalım hakkı için 90 gün süre tanımlandığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını duyurdu.

Müdürlük önalım hakkının sadece payın kısmen ya da tamamen 3. kişiye satılması halinde tanınan bir hak olduğunu bildirdi.

Açıklamada “Önalım hakkı, Türk Medeni Kanun’un 732 vd. maddelerinde düzenlenen ve paylı mülkiyette bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını tamamen veya kısmen üçüncü kişiye satması hâlinde diğer paydaşlara tanınan bir hak olup, Genel Müdürlüğümüzün bu durum haricinde bu hakkı tesis etme ya da süreleri başlatma gibi bir yetkisi bulunmamaktadır” denildi.

"MUTLAK DEĞİLDİR VE İSTİSNALARI VARDIR"

Konuyla ilgili gazetevatan.com’a değerlendirmelerde bulunan Avukat Seda Özbey, yasanın önalım hakkı bakımından çok açık olduğunu ifade ederek, “Genel olarak önalım hakkı yönünden birkaç nüansa değinecek olursak, önalım hakkı mutlak bir hak değildir ve istisnaları vardır.

Satıcıya yani eski hissedara karşı ileri sürülemez. Ancak alıcı konumunda olan yeni hissedara/paydaşa karşı ileri sürülebilir” dedi.

“Önalım hakkının ileri sürülmesi için belirtilen 3 aylık süre; Türk Medeni Kanunu madde 733'de belirtildiği üzere, hak sahibine satışın yapıldığının noter aracılığıyla bildirilmesi halinde söz konusu oluyor” hatırlatmasında bulunan Özbey, “Buradaki 3 aylık süre hak düşürücü bir süredir. Ancak görüldüğü üzere 3 aylık süre için yasa, noter aracılığı ile bildirimi şart koşmuştur. Her halde ise bu hakkın kullanımı için süre 2 yıldır.

Dolayısıyla burada satış gibi bir durum olmadığı ve dahi bu satışın paydaşlara noter aracılığıyla bilmedirilmediği gözetildiğinde her vatandaş için doğrudan tek bir tarihte önalım hakkına ilişkin hak düşürücü sürenin başlatılması bu doğrultuda söz konusu olmayacaktır” ifadelerini kullandı.

"TAPUNUN HİSSELİ OLMASI ŞART DEĞİLDİR"

Haricen bir de sözleşmeden doğan önalım hakkı söz konusu olduğunu söyleyen Özbey, “Burada da süre tapu kütüğüne bu şerhin verildiği tarihin üzerinden on yıl geçmekle sona erer ve sözleşmeden doğan önalım hakkı için tapunun hisseli olması şart değildir.

Yasal önalım hakkı yönünden ancak kanuni düzenlemedeki şartlar yerine getirildiyse 3 aylık süre içerisinde dava açılması gerektiği ileri sürülebilecektir” uyarısında bulundu.

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün kişilere önalım hakkı tanımak yahut süreyi başlatmak gibi hak ve yetkisi bulunmadığına dikkati çeken Özbey, “Vatandaşlarımızın paydaş oldukları hisseler yönünden bir endişeleri varsa bu endişeyi gidermek için ilgili taşınmazın bağlı olduğu tapu müdürlüğüne gidip genel bir sorgulama yapmaları beraberinde bir avukata danışarak hareket etmeleri faydalı olacaktır. Böylelikle hem yanlış bir işlem yapmamış olurlar hem de herhangi bir hak kaybı yaşamamış olurlar” açıklamasında bulundu.

Editör: TE Bilisim