Her fırsatta gayrimenkul danışmanlığının, olumlu ve olumsuz yanları bir arada değerlendirildiğinde, girişimcilik dünyasındaki en güzel iş fırsatlarından birisi olduğunu vurgularım.
Gelin bu yazıda, bu fırsata bir şans vermek isteyen kişilerin en başta neler yapması gerektiğine değinelim.
Gayrimenkul danışmanlığı sektörünün, yukarıdaki iddiama rağmen, çok yüksek sirkülasyon oranlarına şahit olunan bir meslek dalı ve girişimcilik seçeneği olduğu da bir realitedir.
Bu yüksek sirkülasyon sorununun sebebi olarak gördüğüm 3 temel konu bulunmakta.
Bunlardan ilki danışman adayının SEKTÖRE GİRME SEBEPLERİNİN DOĞRU YA DA GERÇEKÇİ OLMAMASI.
Bu sebepler arasında, kendi işinin patronu olmak, çok para kazanmak, özgür olmak, al-sata uygun fırsatlar yakalamak, kendi mülklerinin el değiştirmesi ile profesyonelce ilgilenmek gibi objektif olarak değerlendirmesi yapılamamış bazı sebepler öne çıkmaktadır.
Halbuki “Satışın Kutsal Kitabı” isimli eserinde yazar Jeffrey Gitomer yukarıda sıralanan sebeplerinin hiçbirinin satış alanında başarı getirmeyeceğini belirtir. Bilakis, işin alınan can sıkıcı tepkilere rağmen devam etmek ve tekrar tekrar denemek üzerine kurulu doğası sebebiyle, “olumsuzları olumluya, saygı duymayanları saygı duyar hale getirmeye sevdalı olanların” ancak gerçek anlamda başarılı olabileceğini vurgulamaktadır.
Burada durup bir düşünün, sizin bu sektörü, mesleği seçerkenki sebebiniz neydi?
İkinci başlık olarak BEKLENTİLERİN DOĞRU DEĞERLENDİRİLMEMİŞ OLMASINI sayabiliriz.
Yıllarca süren eğitim hayatları sonunda, ülkenin en saygın okullarında en saygın meslekleri üzerine dirsek çürüttükten ve bazı elemelerden geçtikten sonra 4-5 yıllık meslek hayatları neticesinde milyonlar kazanamayan pek çok iş insanı, profesyoneli vardır.
Kimse bu insanları uzun süren aldıkları eğitimlerin ardından hemen yüksek düzeyde para kazanamadıkları için başarısız görmez!
Ne yazık ki konu gayrimenkul danışmanlığına geldiğinde, alınan çok basit düzeydeki 4-5 günlük eğitimin ardından 2-3 yılda milyonlarca dolar para kazanılacağı konusunda yanlış, anlamsız ve bence hiç gerçekçi olmayan bir beklenti yaratıldığına şahit oluyoruz.
Belki de sektöre yeni insan girişinin teşviki için böyle bir beklenti sanal olarak yaratılıyordur.
Şunu biliyoruz ki, insanlarda heves kırıcı, hayal kırıklığı yaratıcı, mutsuzluk üretici en temel nokta beklentiler ile gerçekler arasındaki farklardan kaynaklanır.
Gayrimenkul danışmanlığı, üstadım Kadir Yıldırım’ın bu işe giren kişilere en başında söylediği gibi, “normal zamanlarda normal paraların kazanılacağı; bir sistem kurulması, düzenli ve disiplinli bir şekilde bu sistemin uygulanması neticesinde sıra dışı gelirlerin elde edilebileceği bir iş koludur.”
Gelelim son nokta olan ÇALIŞMA SİSTEMİNE…
Yine ne yazık ki, sektöre girmesi teşvik edildikten sonra pek çok kişi gereken yönlendirme ve destekleri görememektedir.
Buradaki yönlendirme ve desteklerden kastım, işle yeni tanışan bir kişiye bu işin nasıl yapılması gerektiğinin, ilk günden itibaren adım adım takip etmesi gereken süreçlerin, yaşayabileceği olumlu ve olumsuz durumların, kendi kabiliyet ve kaynakları çerçevesinde disiplinli bir şekilde takip etmesi gereken günlük, haftalık, aylık ve yıllık hedeflerinin sağlam temellere dayanan bir şekilde anlatılmaması, gösterilmemesidir.
Sadece ciro odaklı ve satış odaklı bir yaklaşımın gayrimenkul danışmanlığı işine ve bu meslektekilere yarardan çok zarar verdiği umarım bir gün anlaşılacaktır.
Bunun yerine kişilere ellerinden gelenin en iyisini yapmalarının, muhataplarının menfaatlerini kendi çıkarlarının önüne koymalarının ve bir alanda uzmanlaşmadıkları sürece sürdürülebilir bir başarıya ulaşamayacaklarının anlatılması gerekmektedir.
Bu yazıyı okuyan herkesin, sebeplerine, beklentilerine ve bir iş yapış sistemi kurmaya doğru açılardan yaklaştığı günler dilerim.
Bu konularda daha fazlası üzerine değerlendirmeler yapmak isterseniz de her zaman ve koşulda beni arayabileceğinizi bir kez daha hatırlatmak isterim.
Haftaya görüşmek üzere… :)