Emlak piyasası temsilcileri, ertelenen konut talebinin artık harekete geçtiğini ve özellikle mevduat ile değerli metal birikimlerinden önemli bir fon akışının gayrimenkule yönelmeye başladığını belirtiyor. Sektör, bu hareketliliğin 2026 yılında çok daha güçlü bir toparlanmaya dönüşmesini bekliyor.

Fahiş Aidat Zammına 'Enflasyon' Freni Geliyor: Yeni Düzenleme Meclis'te
Fahiş Aidat Zammına 'Enflasyon' Freni Geliyor: Yeni Düzenleme Meclis'te
İçeriği Görüntüle

Ertelenen Konut Talebi Piyasayı Isıtıyor

Alanında yetkili isimler, yaklaşık iki yıldır süren daraltıcı ekonomik dönemin, devasa bir konut talebi birikimine neden olduğunu ifade ediyor. Yaptıkları değerlendirmelerde, şu an mevduat ve altını cazip görerek birikimlerini bu alanlarda tutan büyük bir kitlenin, ilk fırsatta bu tasarruflarını toparlayıp konut alımına geçmeyi hedeflediğini gözlemliyorlar.

Yapılan tespitler, tasarrufun doğasının gereği olarak, uzun vadede sermayenin en güvenli liman olan gayrimenkulde park ettiğini ve bu sürecin başladığını gösteriyor. Sektör temsilcileri, bu dönüşümün hızlanarak 2026 yılının konut piyasası için bir atılım yılı olacağını öngörüyor.

Konut Fiyatlarında Reel Getiri Dönemi Başlıyor

Türkiye’de konut ihtiyacının ve talebinin hiçbir zaman azalmadığı, yalnızca ekonomik uygulamalarla dönem dönem soğutulduğu vurgulanıyor. Mevcut canlılığın, konut fiyatlarına da yansıyacağı bekleniyor.

Uzmanlar, piyasa genelinde konut fiyatlarının nominal olarak artsa da, 1.5 yılı aşkın süredir reel düşüş yaşadığını hatırlatıyor. Önümüzdeki dönemde atılacak adımlarla birlikte, önce fiyatlardaki bu reel gerilemenin toparlanacağı, ardından da artan güçlü taleple birlikte gayrimenkulde yeniden reel artış döneminin başlayacağı belirtiliyor. Bu durum, konutu hem ihtiyaç hem de yatırım aracı olarak gören vatandaşlar için kritik bir dönemeç oluşturuyor.