Okuyucum ev sahibi ile olan problemi anlatmış ancak aslında iki ayrı problemi varken kendisi bunları birleştirmiş.

Birinci problem kira tespiti. Ev sahibi kira tespiti için mahkemeye başvurmuş, yani doğru yapmış. Mahkeme de kira bedelini belirlemiş. Ancak ev sahibi bu kiradan memnun değil.

Burada yapması gereken şey neden memnun olmadığını açıklamak sureti ile bölge adliye mahkemesine başvurmak olacak.

Dosyası bir de üst mahkemede incelenecek, şayet itirazında haklı ise buna göre de karar verilecek. Yani oturduğu yerde ‘mahkemenin kararını beğenmedim’ demenin yararı yok, bu karar uygulanacak.

Kiraya Gelen Yüzde 25'in Üzerinde Zam Geçersiz Kiraya Gelen Yüzde 25'in Üzerinde Zam Geçersiz

Tekrar sözleşme yapma mecburiyeti olmadığı gibi yeni sözleşme de belirlenen rakamla yapılacak. Ancak bir nokta gözden kaçıyor gibi geliyor. Bakılan böyle bir dava, bir yıl içinde sonuçlanmaz.

Yani okuyucumun tespit edilen kirası bu döneme ait değil, geçmiş döneme ait olabilir. Bugün ise bu rakamın üzerine yeni yasal zam eklenecektir gibime geliyor.

Okuyucumun kira tespit dışında ikinci problemi ev sahibinin tahliye taahhüdü istemesi. Anlaşılan o ki bir tahliye taahhüdü var ama ev sahibi ikinciyi istiyor.

İkinciyi istemesinin tek nedeni olabilir o da birincinin geçersiz olmasıdır. Şayet birinci geçerli ise ikinciyi niye istesin? Birinciyi işleme koyar, tahliyeyi sağlar.

Yani tahliye taahhüdünün geçersizliğinin kira tespit davası ile bir ilişkisi yok.

Okuyucum şekil şartlarına uygun yeni bir tahliye taahhüdü verirse bu geçerli olacak ve tarihi geldiğinde de evi tahliye edecektir. Ancak buna mecbur değildir, kabulüne bağlıdır.

Editör: TE Bilisim