EMLAK GÜNDEMİ

Konut Sahipliği Yüzde 50’ye İndi

Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER), 2025 yılına yeni yönetim kadrosuyla girerken Türkiye’de konut sektörünü derinden etkileyecek kapsamlı bir strateji ortaya koydu. Genel kurul sonrası Başkan Neşecan Çekici öncülüğünde yapılan değerlendirme toplantısında; Başkan Yardımcıları Burak Kutluğ ve Yağmur Yaşar ile birlikte yeni döneme dair kritik başlıklar masaya yatırıldı.

Konut Sahipliği Oranı Düşüyor, Hane Sayısı Artıyor

Toplantıda dikkat çeken en önemli tespitlerden biri, konut sahipliğinde yaşanan düşüş oldu. Türkiye’de 6-7 yıl önce yüzde 70 olan konut sahipliği oranı bugün yüzde 50’lere kadar gerilemiş durumda. Bu düşüş, aynı zamanda kiracılık sisteminin de zayıfladığı bir döneme denk geliyor.

GYODER, Türkiye’deki hane halkı yapısındaki dönüşüme de dikkat çekti. Geleneksel 4-5 kişilik aile yapısı yerini daha küçük hanelere bırakıyor. Ortalama hane halkı nüfusu 2.5 kişiye doğru düşerken, ülke genelindeki hane sayısı hızla artıyor. Bu durum, konut ihtiyacının da aynı oranda arttığını gösteriyor.

“Türkiye Konut Politikası Platformu” Kurulmalı

GYODER, bu yapısal değişiklikler karşısında sürdürülebilir bir çözüm için kapsamlı bir öneri sundu:
10 yıllık konut politikası ve tüm paydaşları kapsayan bir “Türkiye Konut Politikası Platformu”.

Neşecan Çekici bu noktada şu uyarıyı yaptı:

“Nüfus sabit kalsa bile, hane halkı küçüldüğü için 26 milyon olan hane sayısı 34 milyona çıkacak. Bu büyük bir konut ihtiyacıdır ve devlet politikası gerektirir. Bu yükü müteahhitler tek başına taşıyamaz.”

Üretim Yetersiz, Dönüşüm Acil

Türkiye’nin yıllık ortalama 800-900 bin yeni konuta ihtiyacı olduğu tespit edildi. Ancak mevcut üretim 500-600 bin seviyelerinde kalıyor.
İstanbul özelinde ise 1.5 milyon konutun dönüşüme ihtiyacı olduğu belirtilirken, bunların 600 bininin acil dönüşüm gerektirdiği vurgulandı.

Yeni Finansman Modelleri Gündemde

GYODER Başkan Yardımcısı Burak Kutluğ’un verdiği bilgiye göre, gayrimenkul sektörü tapulu satış modeli dışına çıkıyor.
Gayrimenkul Yatırım Ortaklıkları (GYO), Gayrimenkul Yatırım Fonları, Kira Sertifikaları ve Gayrimenkul Tahvilleri gibi araçlarla gayrimenkul artık yatırımcıya açık, menkulleşmiş bir modele dönüşüyor.

Türkiye’deki 47 GYO’nun 16’sında konut portföyü bulunmuyor ancak borsada 3.9 milyon yatırımcı GYO’lara yönelmiş durumda. Bu da yatırımcının yeni modelleri benimsediğini gösteriyor.

GYODER Yeni Konut Modeli: Kamusal Kiracılık ve Arsa Odaklı Çözüm

GYODER, önceki dönemden devralınan “Yeni Konut Modeli” ile kira fiyatlarını düşürmeyi ve kentsel dönüşüme zemin hazırlamayı hedefliyor.

Modelin temel unsurları:

  • Devlet arsaları, geliştiricilere proje süresi boyunca tahsis ediliyor.
  • Arsa mülkiyeti devlette kalıyor.
  • Kamusal kiracılık modeli ile kiracı-kiraya veren problemleri azalıyor.
  • Arsa maliyeti düşürüldüğü için kira fiyatları da %50’ye kadar azalabiliyor.
  • Finansman, sermaye piyasası enstrümanlarıyla sağlanıyor. Devlete yük olmadan yürütülüyor.

İnşaatta Nitelikli İş Gücü Krizi: Yeni Usta Yetişmiyor

GYODER’in BETAM ile hazırladığı “İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye’24” raporu, sektördeki önemli bir sorunu daha gözler önüne serdi:
Nitelikli iş gücüne erişim zorlaşıyor. Yeni usta yetişmiyor, mevcut ustaların çoğu 40 yaş üstü ve mesleği babalarından devralmış durumda.

“Kazanç yüksek olsa da gençler sektöre yönelmiyor. Ağır şartlar ve iş güvenliği endişesi, tercihleri kurye ya da güvenlik görevlisi olmaya itiyor.”

Bu sorunu çözmek için GYODER, 7 sektörel STK ile birlikte “Uzun Vadeli Stratejik İş Gücü Platformu” kurma hazırlığında.

Kentsel Dönüşüm İçin Bilinç Devrimi: “Okuryazarlık Platformu” Kuruldu

GYODER, “Finansal Okuryazarlık Derneği” ile başlattığı iş birliğini yeni bir boyuta taşıdı. Artık sadece fiziksel değil “bilinçsel dönüşüm” de hedefleniyor.

“Gayrimenkul Okuryazarlığı” projesi, Kentsel Dönüşüm Okuryazarlığı Platformu’na dönüştürüldü.

Çalışmalar, 20 kişilik bir uzman ekiple yürütülüyor. Amaç; vatandaşlara yaşam güvenliği bilincini aşılamak ve karar süreçlerinde farkındalık yaratmak.

GYODER, sadece sektör temsilcilerinin değil, toplumun tüm kesimlerinin güvenle barınabileceği bir gelecek için bütüncül stratejiler geliştiriyor.
Konut politikası, artık sadece inşaat değil; ekonomi, sosyal yaşam, finansman ve eğitim politikalarının birleşim noktasıdır.