Oysa Türk Borçlar Kanunu’na göre, bir taşınmazı kiraya vermek için maliki olmak zorunlu değildir. Başka bir deyişle, malik olmayan bir kişi de bir evi veya iş yerini hukuken kiraya verebilir.
Burada dikkat edilmesi gereken temel unsur, taraflar arasında yazılı veya sözlü şekilde bir kira sözleşmesi bulunmasıdır. Kira sözleşmesi yapıldığı andan itibaren, malikin kim olduğundan bağımsız olarak bu sözleşme geçerlilik kazanır ve kiracı, yasal haklara sahip olur.
Ancak bu durumun önemli bir istisnası vardır: Eğer gerçek malik, kira sözleşmesinden haberdar olur olmaz gecikmeksizin itiraz eder veya hukuki yollara başvurursa, bu durum mahkemeye taşınabilir ve geçersiz bir kira ilişkisi olduğu iddia edilebilir. Fakat malikin uzun süre sessiz kalması ve herhangi bir müdahalede bulunmaması halinde, mevcut kira ilişkisi artık geçerli sayılır.
Bu noktada önemli olan, kira ilişkisi süresince malikin sessiz kalması, kiracının da sözleşmeye uygun hareket etmesidir. Bu koşullar sağlandığı sürece, malik olmayan kişiyle yapılan kira sözleşmeleri de hukuken geçerlidir.
Bir gayrimenkulü kiraya vermek için malik olma şartı bulunmamaktadır. Malik olmayan kişi ile yapılan kira sözleşmeleri de geçerli olabilir, yeter ki sözleşmeye malik tarafından zamanında itiraz edilmemiş olsun.