Son dönemde özellikle faiz gelirleri ve altında yaşanan tarihi yükselişin yatırımcıların birikimlerini artırdığını belirten Başaran, mevduatlardaki kazançların azalacağı beklentisinin konuta yönelişi hızlandırdığını söyledi. Altında son iki yılda yaşanan yüzde 100’e yakın artışın, yatırımcıyı “elde edilen karı gayrimenkulde değerlendirme” fikrine ittiğini vurguladı.

“Faizler yüksek ama fiyatlar düşmedi”

Başaran, dünyada yüksek faiz dönemlerinde konut fiyatlarının genellikle gerilediğini ancak Türkiye’de bunun tam tersi bir tablo oluştuğunu söyledi. “Faizler yüksek olmasına rağmen fiyatlar düşmedi, aksine artıyor. Bunun en büyük sebebi arz yetersizliği” ifadelerini kullanan uzman, İstanbul ve diğer büyük şehirlerde 5-10 milyon TL bandında sıfır ve güvenli konut bulmanın neredeyse imkânsız hale geldiğini dile getirdi.

Faiz düşerse ne olur?

Merkez Bankası’nın önümüzdeki aylarda faiz indirimlerine devam etmesini beklediğini belirten Başaran, bu durumda yeni bir dalganın başlayabileceği uyarısında bulundu. “Faiz düştüğü anda konut, arsa ve borsa aynı anda yükselir” diyen uzman, şu anda yüksek faiz ortamında alım yapacak yatırımcıların pazarlık şansı bulunduğunu, ancak faizler gerilediğinde talebin hızla artacağını ve fiyatların daha da yükseleceğini söyledi.

Arz sorunu ve deprem kaygısı

Türkiye’de genç nüfus, evlilik ve boşanma oranlarının oluşturduğu konut ihtiyacına dikkat çeken Başaran, deprem riskinin de vatandaşları yeni yapılara yönlendirdiğini belirtti. Ancak yeni konut üretiminin sınırlı kalması, talebin sürekli olarak fiyatları yukarı taşımasına neden oluyor.

Tapuda Parmak İzi Dönemi Başladı
Tapuda Parmak İzi Dönemi Başladı
İçeriği Görüntüle

2026 ve sonrası için beklenti

Başaran’a göre, faizlerin kademeli şekilde düşmesi halinde fiyatlarda kontrollü bir artış görülebilir. Ancak hızlı indirimler, piyasada yeni bir balon riskini beraberinde getirebilir. 2026 ve 2027 yıllarında faizlerin yüzde 20’nin altına inmesi halinde konut piyasasında çok daha sert fiyat yükselişleri yaşanabileceği öngörülüyor.