Önce bir hatırlatma sonra yanıt. Önalım hakkının kullanılması için gereken süre bir ay değil üç ay.

Arada önemli bir fark var, ‘okuyucularım yanılmasın’ diye öncelikle bu hususu açıklamak istedim. Şimdi asıl soruya geleyim.

Bir ortağın, hissesini üçüncü bir kişiye satması halinde diğer ortakların bundan haberdar olması elbette mümkün olmaz.

Ancak yasamız buna karşı bir önlem almış ve şöyle diyor: “Yapılan satış alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilir.

Önalım hakkı; satışın hak sahibine bildirildiği tarihin üzerinden üç ay ve her halde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer.”

Görüldüğü gibi ortakların haberdar olması için kanun alıcıya veya satıcıya durumu noter kanalıyla bildirme mecburiyetini getirmiş.

Ancak bu hususta benim bir eleştirim var. Şayet hiç bildirim yapmadan iki seneyi geçirirseniz, artık önalım hakkını kullanamıyorsunuz.

Yani kötü niyetli alıcı veya satıcı iki seneyi geçirir de bir bildirim yapmazsa haklı çıkıyor.

İşte bunu eleştiriyorum. Bir kimse kanunu ihlal ederek bir hak kazanmamalı. Bu madde 2002 yılında değişmeden önce bu süre 10 yıldı.

10 yıl daha makul bir süre. Bir kimse iki yıl suskun kalıp hiç renk vermeden oturabilir.

Dolayısıyla karşısındakinin yasal hakkını kullanmasını engelleyebilir.

Böylece kötü niyetli kişi önemli bir hak kazanmış olabilir ki hukuk, kötü niyetli kimseleri korumaz. Ama bu maddede koruyor. İşte bu nedenle iki yıllık süre konusuna karşı çıkıyorum.

Editör: TE Bilisim