Gayrimenkul alım-satım işlemlerinde satış bedeline göre tapu harcı ödenmesi zorunludur. Ancak bazı alıcı ve satıcılar, ödenecek harç tutarını düşük gösterebilmek amacıyla gerçeğe aykırı bir satış bedeli beyan etmektedir. Bu uygulama, hem hukuki açıdan riskli hem de mali yönden cezai yaptırımlara yol açabilecek ciddi bir usulsüzlüktür.
Yaygın olarak yapılan yanlışlardan biri, satış bedelinin belediye tarafından belirlenen emlak vergi değeri üzerinden gösterilmesidir. Oysa emlak vergi değeri, dört yılda bir belirlenen asgari beyan değeridir ve çoğu zaman gayrimenkulün piyasa değerini yansıtmaz. Bu nedenle yalnızca vergi değeri baz alınarak yapılan beyanlar, gerçek durumu ortaya koymaz.
Tapu işlemleri sırasında bildirilmesi gereken değer, tarafların serbest iradeleriyle üzerinde anlaştığı gerçek satış bedelidir. Bu bedelin altında bir tutar gösterilmesi ve durumun daha sonra denetimle tespit edilmesi halinde, hem alıcı hem de satıcıya idari para cezası uygulanmaktadır. Üstelik cezalar, ödenmeyen harç ve buna bağlı faizlerle birlikte ciddi mali yükler oluşturabilmektedir.
Kâr elde edeceğini düşünen taraflar, bu tür uygulamalarla hem cezai yaptırımlarla karşılaşmakta hem de ileride doğabilecek hukuki uyuşmazlıklarda hak kaybı yaşamaktadır. Bu nedenle, gayrimenkul alım-satımlarında mutlaka gerçek satış bedelinin beyan edilmesi, tapu harcının da bu rakam üzerinden ödenmesi gerekmektedir.
Harçtan kaçınmak adına düşük bedel göstermek yerine, işlemlerin hukuka uygun şekilde yürütülmesi hem mali hem de hukuki açıdan çok daha güvenli bir yoldur.