EMLAK SÖZLÜĞÜ

Vesayet Altındaki Kişiler İçin Vasi İşlemlerinde Mahkeme İzni Şart

Türk Medeni Kanunu’na göre; akıl zayıflığı, akıl hastalığı, alkol veya uyuşturucu bağımlılığı ya da beş yılı aşan hapis cezası gibi sebeplerle bireyler vesayet altına alınabiliyor. Bu durumda kişiye bir vasi atanıyor ve yaşamı, hakları ve malları vasi aracılığıyla yönetiliyor. Ancak vasi, her konuda tek başına karar veremiyor.

Vesayet makamı (mahkeme), özellikle kişinin malvarlığı ve yaşamını yakından ilgilendiren bazı işlemleri sıkı denetim altında tutuyor.

Mahkeme İzni Gereken İşlemler

Vesayet altındaki kişinin yararının korunması için, aşağıdaki hallerde mutlaka mahkeme izni gerekiyor:

  • Taşınmazların alım, satım ve rehnedilmesi, bunlar üzerinde aynî hak kurulması,

  • Olağan yönetim dışındaki taşınır malların veya değerlerin devri, alımı ve satımı,

  • Olağan yönetim sınırlarını aşan inşaat veya yapı işleri,

  • Borç verme veya borçlanma,

  • Kambiyo senedi düzenleme,

  • Uzun süreli kira sözleşmeleri (ürün kirası bir yıl, taşınmaz kirası üç yıl ve üzeri),

  • Vesayet altındaki kişinin bir sanat veya meslekle uğraşması,

  • Dava açma, sulh olma, tahkim veya konkordato yapılması,

  • Mirasın paylaşılması veya miras payı devri,

  • Borç ödemeden aciz beyanı,

  • Hayat sigortası yapılması,

  • Çıraklık sözleşmesi imzalanması,

  • Vesayet altındaki kişinin eğitim, bakım ya da sağlık kurumuna yerleştirilmesi,

  • Yerleşim yerinin değiştirilmesi.

Vasi Tek Başına Karar Veremez

Vasi, vesayet altındaki kişi adına günlük ve olağan ihtiyaçları karşılayabilir. Ancak yukarıda belirtilen işlemler için mahkeme onayı olmadan tek başına karar alma yetkisi yoktur. Mahkeme, gerekli incelemeyi yaptıktan sonra işlemin vesayet altındaki kişinin yararına olduğuna kanaat getirirse izin verir.

Böylece hem kişinin hakları korunmakta hem de olası suistimallerin önüne geçilmektedir.