Mobilya sektöründe Value City Furniture ve American Signature Furniture markalarıyla tanınan, ABD merkezli American Signature Inc. (ASI), zorlu ekonomik koşullara daha fazla direnemedi. Şirket, mahkemeye sunduğu belgelerle iflas sürecini başlatırken, yeniden yapılanma kapsamında 33 mağazasını kapatma kararı aldı.
Konut Satışlarındaki Düşüş Mobilyayı Vurdu
1948 yılında kurulan ve bugün 17 eyalette 120’den fazla mağazasıyla hizmet veren Ohio merkezli aile şirketi, iflasın gerekçesi olarak gayrimenkul sektöründeki krizi işaret etti.
Mahkeme belgelerine yansıyan detaylara göre; yüksek faiz oranları ve konut piyasasındaki durgunluk, şirketin sonunu hazırlayan temel faktörler oldu. Şirket yetkilileri mevcut durumu, "son yılların en sert daralmalarından biri" olarak nitelendiriyor.
Emlak veri analitiği şirketi Redfin’in raporlarına atıfta bulunulan açıklamada, konut devir hızının son 30 yılın en düşük seviyelerine gerilediğine dikkat çekildi. Ev alım-satım trafiğinin durma noktasına gelmesi, mobilya ve ev dekorasyonuna olan talebi de bıçak gibi kesti.
Satış Gelirlerinde 300 Milyon Dolarlık Erime
Yaklaşık 3 bin çalışanı bulunan American Signature’ın mali tabloları, krizin boyutunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Şirketin paylaştığı verilere göre:
-
2023 Yılı Geliri: 1,1 milyar dolar seviyesindeyken,
-
2025 Yılı Geliri: 803 milyon dolara kadar geriledi.
-
Net Zarar: Sadece 2024 yılında faaliyet zararı 70 milyon dolara ulaştı.
Son iki yılda yaşanan bu sert düşüş, şirketin nakit akışını bozarak iflas başvurusunu kaçınılmaz hale getirdi.
Mağazalar Kapanıyor, Varlıklar Satılıyor
Eylül ayında stok tasfiye sürecine başlayan şirket, verimsiz olduğu belirlenen 33 mağazanın kapılarını kapatacak. Geriye kalan varlıkların ise ASI Purchaser, LLC adlı şirkete satılması planlanıyor. Mahkeme kayıtlarına göre bu alıcı firma, şirketin kurucusu olan Schottenstein Ailesi ile bağlantılı bir yapı.
Süreç tamamlandığında American Signature, küçülerek ve finansal yapısını yeniden düzenleyerek faaliyetlerine devam etmeyi hedefliyor. Bu gelişme, konut piyasasındaki krizin sadece inşaat firmalarını değil, tedarik zincirindeki tüm halkaları nasıl etkilediğinin en somut örneği olarak kayıtlara geçti.






