Son yıllarda hızla yükselen konut satış ve kira fiyatları, Türkiye’de kiracılığı adeta bir lüks haline getirdi. Özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi metropollerde, yeni bir kiralık ev arayışına giren vatandaşlar, yalnızca yüksek kira bedelleriyle değil; ev sahiplerinin talep ettiği fahiş depozito ve güvence şartlarıyla da mücadele etmek zorunda kalıyor.

Depozito, Peşin Kira ve Komisyon Üçgeni

Sektör temsilcilerinin aktardığı bilgilere göre, standart bir kiralama işlemi bile artık kiracının bütçesini zorlayacak düzeyde. Birçok ev sahibi, yasal hakkı olan bir kira bedeli depozito yerine, iki hatta üç depozito talep ediyor. Buna bir aylık peşin kira bedeli ve yasal emlakçı komisyonu eklendiğinde, yeni bir evin anahtarını teslim almanın başlangıç maliyeti ortalama 200 bin lirayı buluyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 500 Bin Sosyal Konut Müjdesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 500 Bin Sosyal Konut Müjdesi
İçeriği Görüntüle

Emlak temsilcileri, piyasadaki arz-talep dengesizliğinin ev sahiplerinin elini güçlendirdiğini belirtiyor. Mehmet Korkmaz gibi emlak profesyonelleri, "Talep çok, arz az olunca ev sahipleri kendi lehlerine şartlar koyuyor. Emlakçılar olarak biz bile artık taraflar arasında güven sorununu çözmeye çalışan bir ara bulucu pozisyonundayız" diyor.

Ev Sahiplerinden Sıra Dışı Güvence Şartları

Finansal maliyetlerin yanı sıra, ev sahiplerinin talep ettiği teminatlar da kiracıları şaşırtıyor. Yüksek kira bedellerine ek olarak, bazı ev sahipleri güvence bedelini döviz veya gram altın üzerinden istiyor. Hatta son dönemde adli sicil kaydı, kefil, maaş bordrosu ve tahliye taahhütnamesi gibi ağır güvence belgeleri olmaksızın kiralama yapmayan mülk sahiplerinin sayısı artıyor.

Bu durumu Beşiktaş'taki evini kiraya veren Ayşe Erdem, "Geçmişte ödemesini aksatan, evi harap eden kötü niyetli kiracılar yüzünden mağdur oldum. Şimdi çok daha dikkatli ve seçici davranıyorum" sözleriyle açıklıyor.

Çözüm Kapısı: Kira Kredileri

Artan maliyetler ve ağır teminat şartları karşısında zorlanan kiracılar, çareyi bankacılık sektöründe buluyor. Son dönemde birçok büyük banka, bu yüklü başlangıç masraflarını karşılamak amacıyla "Kira Kredisi" veya "Taşınma Kredisi" adı altında özel finansman paketleri sunmaya başladı. Ortalama 20 bin TL ile 200 bin TL arasında değişen bu krediler, kiracılar için kısa vadeli bir nefes alma imkânı sunsa da, uzun vadede hane bütçesi üzerindeki baskıyı artırma riski taşıyor.

Yeni bir eve çıkmak için bankadan kredi çekmek zorunda kalan Serkan Yıldız, yaşadığı zorluğu, "Beğendiğimiz bir ev için bizden kefil, maaş bordrosu ve tahliye taahhütnamesi istendi. İki depozito ve bir peşin kirayla birlikte maliyet 180 bin lirayı bulunca mecburen bankanın yolunu tuttuk" sözleriyle özetliyor.

Sektör uzmanları, konut üretimindeki azalmanın ve mevcut yasal düzenlemelerin yetersizliğinin, kiracıları mağdur eden bu tablonun temel nedenleri arasında olduğunu belirtiyor. Kira piyasasındaki bu "mali sınavın" çözümü için konut arzının artırılması ve kiralama süreçlerine güven getirecek yasal düzenlemelerin acilen hayata geçirilmesi gerektiği vurgulanıyor.