Aidat Borcu Artık Kira Gibi İşlem Görecek
Eski uygulamada kiracı kirasını yatırdığı sürece, aidatı ödemese bile evden çıkarılamıyordu. Site yönetimleri borç için ev sahibinin kapısını çalıyor, ev sahibi ödemeyi yapıp kiracıya karşı sadece rücu davası (parayı geri isteme) açabiliyordu. Mahkemeler ise "Aidat borcu yan giderdir, kira borcuyla karıştırılamaz" diyerek tahliye taleplerini reddediyordu.
Yargıtay’dan Emsal Karar
Yıllardır mahkemelerde "Kira ödenmişse, aidat borcu için tahliye kararı verilemez" görüşü hakimdi. Ancak 02.07.2025 tarihli, 2024/12-785 Esas ve 2025/426 Karar sayılı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı bu düzeni kökten değiştirdi.
Yeni içtihat uyarınca; kira sözleşmesinde aidatın kiracı tarafından ödeneceği kararlaştırılmışsa, aidat borcu da tıpkı kira bedeli gibi "asli borç" kabul ediliyor. Yani kiracınız kirayı yatırıp aidatı yatırmıyorsa, bu durum hukukta "temerrüt" sayılıyor ve ev sahibine tahliye yolu açılıyor.
Ev Sahipleri Ne Yapmalı?
Bu karar, özellikle yüksek aidatlı sitelerde mülkü olan ve kiracısının ödemediği borçları faiziyle ödemek zorunda kalan ev sahipleri için büyük bir can simidi oldu. İşte yeni kurallar:
Aidat = Kira: Aidat, elektrik, su ve ortak alan giderleri artık tahliye davasına konu edilebilecek "yan giderler" kapsamında.
30 Günlük Süre: Ev sahibi, ödenmeyen aidat için icra takibi başlattığında veya ihtarname çektiğinde, kiracıya verilen 30 günlük sürede ödeme yapılmazsa tahliye davası açılabilecek.
Sözleşme Maddesi Kritik: Bu haktan yararlanabilmek için kira sözleşmesinde "Aidat ve yan giderler kiracıya aittir" ibaresinin açıkça yazılı olması gerekiyor.
Kulaktan Dolma Bilgilere Son
Gayrimenkul piyasasında artık güncel yargı kararlarını takip etmek bir tercih değil, zorunluluk. Eski tip sözleşmelerin bu yeni içtihada göre revize edilmesi, ev sahiplerini gelecekteki olası zararlardan koruyacaktır.
